Eylem Ulutaş Ayatar uyardı: İzmir’de Maraş depremine benzer hasar meydana gelebilir
Emirhan Durmaz
İZMİR – Maraş’ta meydana gelen ve 11 ilde büyük yıkıma neden olan depremin ardından İzmir’in yapı stokunun kalitesi de merak konusu oldu. İnşaat Mühendisleri Odası (IMO) İzmir Şube Başkanı Hareket Ulutaş Ayatar ile İzmir’de beklenen depremin olası sonuçlarını ve neler yapılabileceğini konuşmak üzere toplantıya geldik.
2020 yılındaki depremin merkeze yaklaşık 70-80 kilometre uzaklıkta meydana geldiğini hatırlatan Ayatar, “Sisam açıklarında meydana gelen ve merkeze bu kadar uzak olan deprem bile Bayraklı ve Bornova’da ciddi tahribata neden oldu. Esasen merkezde meydana gelecek bir depreme kıyasla bir uyarı depremi olarak nitelendirebiliriz. Ancak bu tip depremlerin sorunları bile günümüzde çözülebilmiş değil” dedi.
‘DAYANIKLILIK ORANINI DEĞİL, DAYANIKLI BİNALARI TESPİT ETMESİ GEREKİYOR’
Tahmin ve varsayımlara göre yüzde 60-70 oranında dayanıksız yapılardan söz edildiğini belirten Ayatar, “İzmir’de Maraş büyüklüğünde bir deprem beklenmese de hasar o bölgeye yakın olabilir. Bu nedenle, beklenen hasar önemsiz değildir. Ancak asıl konuşulması gereken bu oranlar değil, hangi yapılar olduğunun tespitidir.”
‘VATANDAŞLAR ÜCRETSİZ ÖN GÖRÜŞME YAPABİLİR’
İzmir’de yapı stoğu hakkında gerekli bilgileri sağlayacak envanter çalışmalarının yapıldığını ve çalışmaların İzmir’de görece daha sorunsuz ilerlediğini belirten Ayatar, “İzmir Büyükşehir Belediyesi yeni bir çalışma başlattı. Ücretsiz olan uygulama ile bina bazında ön inceleme yapılıyor ve il genelinde başvurular alınıyor. Bu uygulama ile detaylı incelenmesi gereken yapılar tespit edilebiliyor” dedi.
‘BÜTÜN SİSTEMİ YENİDEN KURMALIYIZ’
Denklemin bir ucunun yapının niteliği, diğer ucunun da afete uygunluk olduğunu belirten Ayatar, “Bölgeye ulaşamama nedeniyle onbinlerce insanımızı kaybettik. 2023’te bu durumu yaşamak çok acı. Bu nedenle oturup her şeyi yeniden düşünmek ve sistemi sıfırdan kurmak zorundayız. Kamu kaynaklarının ve devlet kaynaklarının yönlendirilmesi gerekiyor. Siyasi ilişkiler bir yana, merkezi irade ve yerel yönetimler meslek odalarıyla işbirliği yapmalı ve bilim referans alınmalıdır” dedi.
‘Mühendislik Merkeze Alınmalı’
Mühendisliğin sadece ruhsatta imzayla değil, hak ettiği yerde olması gerektiğini vurgulayan Ayatar, “Bina yapımında tam zamanlı şantiye şefi aranıyor. Ayrıca usta ve müteahhitlerin yetkin hale getirilmesi ve yetkilendirme mühendisliğinin yapılması gerekmektedir. Bu bağlamda mühendisliğin merkeze alınması ve tabii ki iyi bir denetimin yapılması gerekiyor.” Öte yandan depremlerin hep kendisinden bahsettiğimizi hatırlatan Ayatar, “Artık depremlerin nerelerde olacağı, nereleri etkileyeceği biliniyor. Artık depremden çok yapı güvenliğinden bahsetmemiz gerekiyor. Elbette konu birçok meslek ve disiplini içermektedir. Ancak yer bilimciler bile ‘susalım artık inşaat mühendisleri konuşsun’ dediler. Bu konuya dikkat edilmesi gerekiyor” dedi.